T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
36. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/2284 KARAR NO : 2024/2400
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında.....................tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, davalının halen ikamet ettiği taşınmazda 10 yıllık oturma süresi ................1 tarihinde dolduğunu, Kadıköy .......Noterliği'nden 2.....................1 tarihli 1...... yevmiye numaralı ihtarname, Kadıköy ....noterliği'nden ...... tarihli............ yevmiye numaralı ihtarname ve Kadıköy 19.Noterliği'nden.............. tarihli.................. yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamelerin davalıya bizzat tebliğ edildiğini, davanın kabulüne, davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının 01.09.2011 tarihli kira sözleşmesine binaen aylık.............. TL ile kiracı olduğunu, genelde ilk yapılan süreli kira sözleşmesinin süresi bittikten sonra 10 yıl eklenecek, bu 10 yıl geçtikten sonraki uzama yılının sona ermesinden 3 ay önce ihtarnamenin tebliğ edilmesi şartıyla son uzama yılı 11. yıl sonunda bu davanın açılabileceğini, 2023 yılından önce TBK.347. maddesine binaen dava ikame edilemeyeceğini, davanın süresinden önce açıldığını, davanın reddine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile, davalının dava konusu............................... adresindeki mecurdan TBK 347.Maddesi uyarınca tahliyesine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasında sözleşme konusu yerin kiralanmasının 01/09/2011 tarihli kira sözleşmesine dayandığını, bu tarihin davacı tarafından da kabul edildiğini, 01/09/2011 tarihli kira sözleşmesine göre davacının davasını belirlenen süreden önce açtığını, şartların gerçekleşmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava; TBK' nun 347. Madde uyarınca 10 yıllık süre den tahliye istemine ilişkindir.
6098 sayılı T.B.K'nun 347. maddesinde; “Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az on beş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış sayılır. Kiraya veren, sözleşme süresinin bitimine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez. Ancak, on yıllık uzama süresi sonunda kiraya veren, bu süreyi izleyen her uzama yılının bitiminden en az üç ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla, herhangi bir sebep göstermeksizin sözleşmeye son verebilir." düzenlemesinin yer aldığı, TBK'nın 347. Maddesine göre sözleşme süresinin bitmesi, uzayan dönemin 10 yıl olması ve uzayan dönemi takip eden 1 yıl içinde 3 ay öncesinden ihbar şartı aranmaktadır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 01/09/2011 tarihinde yapılmış olduğu ve bu tarihten itibaren davalının kiracı olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı tarafından TBK 347. Maddesi kapsamında ihtarnameleri davalıya göndermiş ve ilgili ihtarnameler davalıya tebliğ edilmiştir.
Taraflar arasında ilk sözleşmenin 01/09/2011 tarihinde yapıldığı, 1 yıllık sözleşme olduğu ve uzadığı, bu kapsamda 10 yıllık uzama süresinin 01/09/2022 (1+ 10 Yıl) tarihinde dolduğu, bu süreyi izleyen her uzama yılının bitiminden yani 01/09/2023 tarihinden üç ay önce ihbarda bulunmak koşuluyla tahliye talep edilebileceği, davanın dava açma süresi olan 01/09/2023 tarihinden önce 12/09/2022 tarihinde açılmış olduğundan süresinden önce açılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında davanın süresinden önce açılmış olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar vermiş olması yerinde görülmemiştir.
İlk derece mahkemesince, davanın esası ile ilgili olarak tarafların gösterdikleri delillerin toplandığı, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber kanunun olaya uygulanmasında ve delillerin değerlendirilmesinde hata yapıldığı, ancak bu hatanın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığı kanaatine varıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, H.M.K. 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak aşağıdaki şekilde yeniden karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının H.M.K.'nun 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, dairemizce yeniden hüküm kurularak;
2-A) Davanın süresinden önce açılması nedeniyle REDDİNE,
B) İlk derece yargılaması yönünden yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi uyarınca alınması gereken 427,60 TL maktu harcının peşin olarak alınan 573,81 TL harçtan mahsubu ile 146,21 TL'nin talebi halinde davacıya iadesine,
C) Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükteki A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan................. TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
D) İlk derece yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
3-Peşin olarak alınmış olan istinaf karar harcının talebi halinde davalıya iadesine,
4-Davalının istinaf başvurusu için yapmış olduğu toplam ....00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, harcanmayan istinaf gider avansının davalıya iadesine,
5-Harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK'nın 362/1-b maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/10/2024