Vakıf Üniversiteleri arasında yatay geçiş - ücret iadesi

Vakıf Üniversiteleri arasında yatay geçiş - ücret iadesi

T.C. İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ  6. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2018/1068  KARAR NO : 2019/66

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

İ S T İ N A F   K A R A R I

İNCELENEN KARARIN           

MAHKEMESİ                        : İstanbul Anadolu 7. Tüketici Mahkemesi

TARİHİ                                   : 03/04/2018

NUMARASI                            : 2015/1553 Esas- 2018/255 Karar

DAVACI :

VEKİLİ : Av. Uğur Deniz Engür

DAVALI : O...... Üniversitesi


DAVANIN KONUSU             : Menfi Tespit-Senet İadesi


Yerel mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ            :

Davacı vekili, müvekkilinin oğlunun O Üniversitesi Uluslar Arası Ticaret Fakültesi'ni kazanıp okula kayıt yaptırdığını, kayıt sırasında davalı üniversiteye 3.500,00 TL nakit ödeme yapıldığını, geri kalan ücret için 9 adet 1.400,00 TL miktarlı, bir adet 1.758,88 TL miktarlı 10 adet senet yapılarak; 27/09/2015 vadeli, 1.400,00 bedelli, 27/10/2015 vadeli, 1.400,00 bedelli, 27/11/2015vadeli 1.400,00 bedelli, 27/12/2015 vadeli 1.400,00 bedelli, 27/01/2016 vadeli 1.400,00 bedelli, 27/02/2016 vadeli 1.400,00TL bedelli, 27/03/2016 vadeli 1.400,00 bedelli, 27/04/2016 vadeli 1.400,00 bedelli, 27/05/2016 vadeli 1.400,00TL bedelli, 27/06/2016 vadeli 1.758,88TL bedelli toplam 10 adet emre muharrer senet düzenlendiğini, müvekkilinin oğlunun aynı dönem içerisinde yatay geçiş sınavına girdiğini ve D Üniversitesi Uluslararası Ticaret bölümüne kayıt yaptırdığını, kayıt sonlandırma işlemleri sırasında müvekkiline 3.500,00 TL lik nakit ödemesinin iade edildiğini ancak senetlerin iade edilmediğini, iade edilmeyen senetlerin banka marifetiyle protesto edildiğini açıklayarak, senetler nedeniyle icra takibine maruz kalma ihtimali bulunduğundan dava sonuçlanıncaya kadar senetlerin protesto edilmemesi, icra takibine konu edilmemesi ve senetlerin mahkeme kasasında muhafaza edilmesi yönünde tedbir kararı verilmesine, geçerliliğini yitirmiş olan toplam 14.358,88 TL bedelli on adet senedin iadesine  karar verilmesini talep  etmiştir.

Davalı vekili, müvekkili üniversitenin vakıf üniversitesi ve kamu tüzel kişiliğine haiz olup, idari ve mali konularda özerk olduğunu, öğrenci ücretlerinin mütevelli heyetince düzenlendiğini, Anayasanın ilgili hükümleri gereğince vakıf üniversitelerinin mali ve idari konularda devlet üniversitelerinden farklı hükümlere tabi olabileceğinin açıklandığını vakıf yükseköğretim kurumlarında alınacak ücrete ilişkin düzenlemenin 2547 sayılı yasanın Ek-9 maddesinde ayrı olarak düzenlendiğini, vakıf üniversitelerinde alınan eğitim ücretlerinin KDV uygulamasına tabi olduğunu, vakıf üniversitelerinin eğitim-öğretim hizmeti, kültür ve eğitim amacı taşıyan istisnalar kapsamında da değerlendirilmediğini,  eğitim ücretinin tespiti ve takdirinin mütevelli heyetine ait olduğunu, kayıt silinmesi durumunda ücret iadesi yapılmadığını, bu durumun kayıt sözleşmesinde ve verilen taahhütnamede yer aldığını, davacının kayıtlı olduğu bölümde kontenjanı doldurduğunu, yatay geçişle boşluk ve zarar oluşacağını, öğrenci sayısına göre bütçe oluşturulduğunu, vakıf üniversitesi olarak kendi mali imkanlarıyla ayakta kalındığını,müvekkilinin zarara katlanmasının beklenemeyeceğini, mütevelli heyetinin aldığı karar neticesinde davacı yanın da yıllık öğretim ücretinin %50 sini ödemek zorunda olduğunu, davaya konu senetlerin iadesi talep edilmişse de söz konusu senetlerin taraflarında bulunmadığından iade edilmesinin mümkün olmadığını, senetlerin V......... Kozyatağı Şubesinde bulunduğunu, davanın yalnızca eda davası olarak kabulüne, aksi halde mütevelli heyet kararı uyarınca, davacı yanın kayıt nedeniyle davalı müvekkili üniversiteye öğrenim ücretinin %50 sini ödemekle yükümlü olduğu için davanın bu miktar bakımından reddini, öğrenim ücretinin %50 si bakımından davacı yanın borçlu olmadığını cevap dilekçesi ile kabul ettiklerinden bu miktar bakımından müvekkili lehine HMK m.312/2 uygulanmasına, müvekkili kurumun yargı harçlarından muaf tutulmasına  karar verilmesini talep etmiştir

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda,  davalı Üniversitenin Uluslararası Ticaret Fakültesine 23/08/2015 tarihinde öğrencinin kaydının yapıldığı, davacı ile davalı arasında 23/08/2015 tarihinde öğrenci lisans kayıt formu ve taksit sözleşmesi akdedildiği, davacının 1 yıllık eğitim öğretim ücreti olarak davalı kuruma 17.858,88 TL ödemeyi taahhüt ettiği, davalı kuruma 23/08/2015 tarihinde 3.500,00 TL ödeme yaptığı, 14.358,88 TL bedelli 10 adet vadeli senet verdiği, öğrencinin 15/09/2015 tarihinde yatay geçiş hakkını kullanması sonucu Doğuş Üniversitesine kayıt ve kabulünün yapılması sebebiyle davalı kurumla ilişiğinin kesildiği, davalı kurumun 140410010 nolu Cari Hesap Ekstresinde 09/10/2015 tarihinde 3.500,00 TL'nin nakten, dava konusu 14.358,88 TL bedelli 10 adet senedin ise aynen iade edildiğinin kayıtlı bulunduğu, ancak dosyadaki dava ve cevap dilekçelerinde senetlerin iade edilmemiş olduğunun anlaşıldığı, Yükseköğretim kurumlarında önlisans ve lisans düzeyindeki programlar arasında geçiş, çift anadal, yan dal ile kurumlar arası kredi transferi yapılması esaslarına ilişkin yönetmeliğin 11. maddesinde öğrencilere yatay geçiş hakkının tanındığı dikkate alındığında davacının yaptığı yatay geçiş işleminin hakkın kullanılmasından ibaret olduğu gerekçesi ile; Davanın kabulüne, taraflar arasında imzalanan 27/09/2015 - 27/05/2016 tarihleri arasında birer ay arayla vadeli 1.400,00 er TL bedelli 9 adet ve 27/06/2016 vadeli 1.758,88 TL bedelli 1 adet olmak üzere toplam 14.358,88 TL bedelli 10 adet senedin davalıdan alınarak davacıya iadesine karar verilmiş, karar davalı vekilince istinaf edilmiştir.

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının kar amacı gütmemesi nedeniyle satıcı/sağlayıcı olarak nitelenemeyeceğini, görevsizlik itirazlarının değerlendirilmediğini, davacının yatay geçiş hakkına sahip olmasının bu hakkı sınırsız kullanabileceği anlamını taşımadığını, davalının menfaatlerinin de korunması gerektiğini, eğitim hizmetinin kamu hizmeti olduğunu, davacının yatay geçişle kontenjan açığı yarattığını, bu halde zarara katlanması gerektiğini, davalının eğitim yılı başlamadan aylar önce mali planlama yaparak kayıtlı öğrenci sayısına göre bütçe oluşturduğunu, gelir gider dengesini buna göre ayarladığını, istihdam sağladığını, mali hazırlık ve harcama yaptığını, iki tarafın menfaatlerinin de gözetilmesi gerektiğini, kararın sözleşme ve mevzuata aykırı olduğunu bildirerek,kabul anlamına gelmemekle beraber sebepsiz zenginleşenin elinde kalanı iadeyle yükümlü olduğunu, davanın kabulü halinde tahsil edilen eğitim ücretinden % 8 KDV düşülmesi gerektiğini,  zira bu ödemenin davalıca zorunlu olarak yapılacağını,müvekkili üniversitenin zorunluluk bulunmamasına rağmen dava konusu miktarın yarısını kabul etmiş olup yalnızca bu kısmın iadesi gerektiğini, bu hususun bilirkişi raporuyla da tespit edilmiş olmasına rağmen aksi yönde karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, kabul edilen kısım yönünden HMK 312/2 maddesinin uygulanması gerektiğini, kararın kaldırılmasına, davanın reddine, aksi halde hakkaniyet indirimi yapılmasına, davalının yaptığı giderlerin ve vergi ödemesinin mahsubuna karar verilmesini talep etmiştir.

Dava, yatay geçiş nedeniyle eğitim hizmeti alınmadığı iddiasıyla borçlu olmadığının tespiti ve tanzim olunan senetlerin iadesi istemine ilişkindir. Davacı taraf, yatay geçiş hakkını kullanarak kayıt yaptırdığı üniversiteden başka bir üniversiteye yatay geçiş yapılması nedeniyle, davalı üniversite tarafından alınan senetlerin haksız olarak iade edilmediği iddiasına dayanmaktadır. 

Dosya arasında bulunan belgelerin incelenmesinde, davacının oğlunun davalı üniversitenin Uluslararası Ticaret Bölümünde öğrenim gördüğü, 2015-2016 eğitim yılına ilişkin olarak 23/08/2015 tarihinde kayıt formu ve taksit sözleşmesiyle eğitim-öğretim yılı ücreti olarak toplam 17.858,88 TL ödeneceğinin belirlendiği, 23/08/2015 tarihinde 3.500,00 TL ödeme yapıldığı, geri kalan kısma ilişkin 10 adet senet düzenlendiği, davacının oğlunun 15/09/2015 tarihinde Doğuş Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik Bölümüne yatay geçiş kaydının yapıldığı, davacının 21/10/2015 tarihli ihtarname ile yatay geçiş nedeniyle iade edilmeyen senetlerin iadesi talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.

Davacı alacak talebini, hiç bir eğitim hizmeti almadan başka bir okula yatay geçiş yapması nedeniyle verilen senetlerin iade edilmemesinin sebepsiz zenginleşme teşkil ettiği gerekçesi ile Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 05/01/2012 tarih ve Bakanlar Kurulu'nun 19/08/2015 tarih, 2015/8040 sayılı kararına dayandırmaktadır.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın 05/01/2012 tarihli Yükseköğretim Genel Kurul toplantısında görüşülüp yapılan inceleme neticesinde, Yürütme Kurulu'nun 22/10/2008 tarihli toplantısında; ikinci öğretim programından, yatay geçiş şartlarına uygun olarak başka bir üniversitenin ikinci öğretim programına yatay geçiş yapan öğrenciler ile örgün öğretim programından, başka bir üniversitenin örgün öğretim programına  yatay geçiş yapan öğrenciler kaydını sildirdiği üniversitede öğrencilik haklarından ve üniversitenin hizmetlerinden yararlanmayacağı ve öğretim-eğitime diğer üniversitede devam edeceğinden öğrencinin ödemiş olduğu katkı payının ya da ikinci öğretim ücretinin, öğrencilere iade edilmesinin uygun görüldüğüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Anılan kararda da belirtildiği üzere yatay geçiş şartları ve başvuru tarihleri üniversite yönetim kurullarınca belirlenip, ilan edilip eğitim-öğretim yılı başlamadan öğrenci bir diğer üniversiteye kaydını yaptırdığından, kaydını sildirdiği üniversitenin hizmetlerinden yararlanmadan eğitim hayatına diğer üniversitede devam edeceğinden ödemiş olduğu öğretim ücretinin öğrenciye ödenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Kaldı ki Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 2015/12498 Esas 2016/10263 Karar sayılı 27/06/2016 tarihli benzer mahiyetteki ilamında da aynı yönde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.

Dosyada mevcut bilgi ve belgeler, istinaf dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde, davacının oğlunun Yükseköğretim Kurumlarında Önlisans ve Lisans Düzeyindeki Programlar Arasında Geçiş, Çift Anadal, Yan Dal ile Kurumlar Arası Kredi Transferi Yapılması Esaslarına İlişkin Yönetmelik  gereğince öğrencilere tanınan yatay geçiş hakkını kullanarak, kayıt yaptırdığı üniversiteden başka bir üniversiteye yatay geçiş yaptığına, davalı üniversite tarafından nakit yatırılan ücretin iade edilip cari hesap ekstresinde senetlerin iade edildiğinin belirtilmesine, öğrencinin kaydını sildirdiği üniversitede öğrencilik haklarından ve üniversitenin hizmetlerinden yararlanmayacağı dikkate alınarak görevli mahkemece deliller değerlendirildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığına göre; her ne kadar dava dilekçesindeki açıklamalar nazara alındığında dava, borçlu olmadığının tespiti ve senetlerin iptali istemine ilişkin olup belirtilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve iptale yönelik karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş ise de, esas bakımından verilen karar sonuç itibarıyle doğru olduğundan yazılı şekilde karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamıştır.

  Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM                                           : 

1-İstanbul Anadolu 7.Tüketici Mahkemesi'nin 03/04/2018 tarih, 2015/1553 Esas - 2018/255  Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden yasaya uygun bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf sebeplerinin HMK.nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,

2-Davalı vakıf üniversitesi harçtan muaf olduğundan istinaf  harcı alınmasına yer olmadığına, 

3-İstinaf başvuru giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,

  4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı taraf yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK.nun 353/1-b.1 bendi ile aynı kanunun 362. maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.  31/01/2019